Kendinden sıkıldığın kışlardan bir gün. Sanki umursamaz ruhunun duygusuz içten olmayışları ile alışkanlıklarının seni tembelleştiren rahatlıkları bir olmuş içindekileri boşaltmaya, dört nala, tarlalarını yakmaya geliyorlar. Kokusu alınıyor işte. Yanmak üzere olmak kokuyor.
Oysaki ne gerek var. Donmak daha iyi gibi. Neyse. Kokuya alıştın yine. Ama alışmışım. Sıkıştığın yerde cevabın hep bu değil mi. Alışkanlığın. Unutma ki, o senin en büyük garanticiliğin. o senin düzene ayak uyduruşun. Ama çok özlemişim. Bu da kendine yaptığın en büyük ayıp.
Birileri meydan okumalı ama bazen de. Meydan okumalar azalınca, dünyayı kavrama pişkinliğiyle, kendini bıraktığın yerlerden. Kokusu alınıyor işte. Yanmak üzere olmak kokuyor. Tarlaların yakınlarında. Kışın bu soğuğunda.
Oysaki ne gerek var. Donmak daha iyi gibi. Neyse. Kokuya alıştın yine. Ama alışmışım. Sıkıştığın yerde cevabın hep bu değil mi. Alışkanlığın. Unutma ki, o senin en büyük garanticiliğin. o senin düzene ayak uyduruşun. Ama çok özlemişim. Bu da kendine yaptığın en büyük ayıp.
Birileri meydan okumalı ama bazen de. Meydan okumalar azalınca, dünyayı kavrama pişkinliğiyle, kendini bıraktığın yerlerden. Kokusu alınıyor işte. Yanmak üzere olmak kokuyor. Tarlaların yakınlarında. Kışın bu soğuğunda.
varoluşumuz esaretimiz ki
YanıtlaSilbir gün koklamazsan kokumu, sarıverir garanticiliğin.
kaybolmayız sevgilim.alıskanlıklarımız bizden ote degıl artık
hareket halindeyken pek goremezsin ama yer degistirmiş bulursun bizi.
meydan okuyorum bende, kendime blog açıcam...pis gubirler
YanıtlaSilkanka ordan yürürsen yansırız yanlış olmasın
YanıtlaSilbence evlenme vakti gelen soganlar var aramızda
YanıtlaSilhe ya şu cücüğü everek.
YanıtlaSil